Sosyal bir olgu olarak din, insanlığın gündeminde hep var olagelmiştir. Büyük Önder Atatürk, dinin sosyal bir olgu olmasından hareketle, ona gereken önemi vermiş ve onun işlevini ve yerini derin bir vukufla belirlemiştir. Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi de bu vizyonla dine ilişkin bilimsel bilgi üretmeye başlamış ve ülkemizin din alanındaki bilgilenmesinde önemli görevler üstlenmiştir.
Küreselleşen dünyada gelinen hâlihazır durumda kurumlar, kendilerini gözden geçirerek günün gereksinimlerini karşılamakla yüz yüzedirler. Bu bağlamda Fakültemizde de yeni gereksinimlere cevap verebilecek bir yapılanmaya ihtiyaç vardır.
Bilindiği gibi toplumun din konusunda aydınlatılması ve bilgilendirilmesiyle görevli olan Diyanet İşleri Başkanlığı’nın istihdam edeceği personel, İlahiyat Fakültelerinde yetiştirilmektedir.
Söz konusu kadroların fakültelerde din konusunda üretilen bilimsel bilgiyle donanmış olmalarının yanında yaygın din öğretimi ve uygulamaları alanında da belirli yeterliliklere sahip olmaları gerekir. Üretilen bilimsel bilginin toplumun çeşitli katmanlarıyla paylaşılabilmesi için iletişim diline dökülmesi ihtiyacı vardır. Böylece güvenilir bilimsel bilginin dönüştürülerek paylaşılır niteliğe büründürülmesi mümkün olacaktır. Bu sürecin üniversiter ortamda ve disiplinler arası yaklaşımla sürdürülmesi dinin duyarlı bir alan olmasının gereğidir.
Yaygın din eğitimi ve öğretimi alanında bilimsel araştırmalar yapmak, bilgi üretmek ve alanın ihtiyaç duyduğu elemanları bu bilgiler ışığında eğitmek; içerik, materyal ve yöntem açılarından çağın ihtiyaç ve gereklerine uygun yeterliliklere sahip yaygın din eğitimcilerini yetiştirmek amacıyla Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi bünyesinde Yaygın Din Öğretimi ve Uygulamaları Bölümü açılmıştır.